İklim Masasi

Basın Bültenleri

Akıllı şehirler iklim değişikliğine çözüm olabilir mi?

Dijital teknolojilerin yardımıyla kentleri daha verimli ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefleyen ‘‘akıllı şehir’’ uygulamaları, önemli bir iklim çözümü olarak sunuluyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin 22 milyar dolara sıfırdan inşa ettiği Masdar City birçok hedefine ulaşamamış olsa da, çölde şehirler inşa edilmeye devam ediliyor. Sırada Suudi Arabistan’ın NEOM projesi ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Telosi kenti gibi örnekler var. Ancak uzmanlar, yalnızca kısıtlı sayıda ve seçilmiş kişileri ‘‘kurtarmayı’’ hedefleyen bu gibi projelerin gerçek birer çözüm olarak sunulmasının tehlikelerine dikkat çekiyor. ‘‘Çölde Uzay Gemisi’’ kitabının yazarı ve Rice Üniversitesi (ABD) Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökçe Günel, bu gibi sınırlı çözümlerin sistemsel sorunları görünmez kıldığı uyarısında bulunuyor.

Devamını Oku »

Zenginlerin karbon ayak izi, tahminlerden çok daha yüksek

Farklı ülke vatandaşlarının ortalama karbon ayak izleri arasında uçurum olduğu biliniyor. Benzer bir durum, ülkelerin kendi içinde de var. Çalışmalar, daha zengin bireylerin karbon ayak izinin, ülke ortalamasından kat be kat yüksek olduğuna işaret ediyor. Ancak Nature Climate Change dergisinde yeni yayınlanan bir çalışmaya göre bu eşitsizliğin boyutu, toplum tarafından yeterince iyi anlaşılmıyor. Dört ülkede yapılan araştırmada katılımcılar, zenginlerin karbon ayak izini gerçekte olduğundan çok daha düşük tahmin ettiler. Çalışmanın yazarlarından Kopenhag İşletme Okulu Öğretim Üyesi Kristian S. Nielsen, bu eşitsizliğe dair farkındalığı artırmanın, en zengin kesimin tüketim davranışlarını düzenleyecek iklim politikalarına desteği artırabileceğini belirtiyor.

Devamını Oku »

AB, 2030’a kadar tahrip olan doğal olanların en az %20’sini onaracak

Kısa süre önce Doğa Yenileme Kanunu’nu (NRL) kabul eden Avrupa Birliği, tahrip olmuş ekosistemlerinin en az beşte birini, önümüzdeki altı yıl içinde onarmayı hedefliyor. Bugün, AB’deki doğal alanların %80’den fazlasının zarar görmüş olduğu hesaplanıyor. Bağlayıcı hedefleri bulunan bu yeni kanun, AB’nin iklim ve biyoçeşitlilik hedeflerine erişebilmesinin önemli bir unsuru olarak kabul ediliyor. Türkiye’de ise doğal alanların ne kadarının tahrip edildiğine dair verilere erişmek güç; derleniyorsa da şeffaflıkla paylaşılmıyor. Uzmanlara göre ekosistem, iklim ve tür çeşitliliği açısından benzersiz olan Anadolu’nun da NRL gibi bir yasaya acilen ihtiyacı var. Ancak böyle bir adım, ciddi idari kararlılık gerektiriyor.

Devamını Oku »

‘Olimpiyatların sürdürülebilirliği artmıyor, azalıyor’

Son 30 yılda düzenlenen 16 olimpiyat oyununun ne ölçüde sürdürülebilir olduğunu değerlendiren bir çalışmaya göre, ‘yeşil’ söylemlerdeki artışa rağmen olimpiyatlar giderek daha az sürdürülebilir hale geldi. Tarihin ‘en yeşil’ olimpiyatını düzenleme iddiası bulunan Paris de bir istisna değil. Henüz yayınlanmamış hesaplamalara göre Paris Olimpiyatları, en sürdürülebilir oyunlar listesinde üst sıralarda yer alamayacak. Olumsuz gidişatın önemli bir sebebi, olimpiyatların boyutunun giderek büyümesi.

Devamını Oku »

Uzmanlar: İklim değişikliği, haziran ayındaki sıcak hava dalgasını şiddetlendirdi

Yeni yapılan bir çalışmaya göre 11-14 Haziran’da Türkiye’de ve Doğu Akdeniz’de yaşanan sıcak hava dalgası, bölgede daha önce gözlenenlere kıyasla 1,5°C daha sıcak gerçekleşti. Ölümlere, sağlık sorunlarına, yangınlara ve elektrik kesintilerine sebep olan aşırı sıcaklar, iklim değişikliği nedeniyle daha şiddetli yaşandı. 1991-2020 yıllarının iklim verileriyle kıyaslandığında en yüksek sıcaklık anomalileri, Türkiye ve Yunanistan’da görüldü. Çalışmada, İstanbul’un da eskiye kıyasla 0,3-0,8°C daha sıcak hale geldiği kaydedildi.

Devamını Oku »

‘Avrupa’da iklim şüphecilerinin sayısı sınırlı’

Aşırı sağ partiler, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy oranlarını önemli ölçüde artırarak dikkat çektiler. Kampanya sürecinde bu partilerin önemli gündem maddelerinden biri de iklim politikalarıydı; bu nedenle, seçim sonuçlarının Avrupa Birliği iklim politikalarını ne şekilde etkileyeceği merak konusu. Ancak uzmanlara göre aşırı sağ partilerin iklim değişikliği konusundaki görüşleri, çoğunluğun fikirlerini temsil etmiyor. Avrupa’da iklim değişikliğine şüpheyle yaklaşanların sayısı oldukça sınırlı. İklim değişikliği ile mücadelenin hız kaybetmemesi için, iklim şüphecisi pozisyonlara aktif olarak karşı çıkmak önem taşıyor.

Devamını Oku »

Avrupa kamuoyu ‘iklim yorgunu’ değil


Seçim kampanyası sürecinde iklim değişikliği şüpheciliğini gündemde tutan aşırı sağ partilerin oylarını artırması, Avrupa Birliği iklim politikalarının geleceği konusunda endişe yarattı. Ancak uzmanlar, sağa kaymaya karşın merkezin tutunduğuna dikkat çekiyorlar. Seçim öncesinde Almanya, Fransa ve Polonya’da yapılan bir çalışma ise, Avrupa’da ‘iklim yorgunluğu’ yaşandığına ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığına işaret ediyor. Çalışmanın sonuçlarına göre üç ülkede de vatandaşların çoğunluğu, iklim değişikliği konusunda endişeli ve güçlü iklim politikalarını destekliyor. İklim değişikliğine şüpheci yaklaşan azınlık ise aşırı sağ parti destekçileri tarafından domine ediliyor.

Devamını Oku »

Marmara Denizi ‘‘hasta’’ ve iklim değişikliği, krizi derinleştiriyor

Kentsel ve endüstriyel kirliliğin yanı sıra aşırı avcılık ve iklim değişikliği baskısı altında olan Marmara Denizi’nin ekosistemi, son 50 yılda oldukça ağır dönüşümler geçirdi ve telafisi mümkün olmayacak şekilde bozulmaya doğru gidiyor. Büyük avcı balıkların denizden kaybolması, sistemin bu türleri barındıramayacak hale geldiğine işaret ediyor. Bugün Marmara’daki balıkçılığın yüzde 90’ını yalnızca 11 tür oluşturuyor. Bu türlerin başında, av verimi her geçen yıl azalan hamsi geliyor. Uzmanlar, giderek kaybolan türlerin, insan müdahalesi ve etkisi ciddi oranda azaltılmadan geri gelmelerinin mümkün olmadığına dikkat çekiyor. Marmara Denizi için mevcut durum sürdürülebilir değil ve tüm paydaşların tam bir uzlaşı ile mevcut baskıların azaltılmasını sağlaması gerekiyor.

Devamını Oku »

İklim Kanunu Taslağı: Ne Biliyoruz?

2024 yılı içinde TBMM’nin gündemine gelmesi beklenen iklim kanununun içeriği belirsizliğini korusa da, tartışma yaratmaya ve iklim dezenformasyonuna konu olmaya devam ediyor. Oysa uzmanlara göre iklim kanunu taslağında, güçlü bir kanunun sahip olması gereken önemli unsurlar eksik. Türkiye’nin azaltım hedeflerine yer verilmediği gibi, iklim değişikliği ile mücadelede izlenecek politikaların çerçevesi de net değil. Detaylı hazırlanmış yegâne bölümlerin emisyon ticareti sistemine ilişkin olması da dikkat çekiyor. Uzmanlara göre bu haliyle kanun taslağı, iklimi değil, AB ile ticareti korumayı hedefliyor.

Devamını Oku »

Türkiye, yapıcı iklim politikaları benimsemeli

Fosil yakıtlardan çıkış konusunda önemli kararlar alınması beklenen COP 28, ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri’nin ticari çıkarlarına dair soru işaretlerinin gölgesinde gerçekleşiyor. Türkiye ise iklim değişikliğinin temel sebebi olan fosil yakıtların azaltılmasına karşı çıkarken, Kayıp ve Zarar Fonu’ndan pay talep ediyor.

Devamını Oku »