Karbon fiyatlandırmasından sağlanan gelir ile kırılgan gruplar korunabilir
İklim değişikliği üzerindeki sorumluluğu en az olan yoksul gruplar, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine daha fazla maruz kalıyorlar. ETS hazırlığında olan Türkiye’de de, karbon fiyatlandırmasından sağlanan gelirinin doğru harcanması önem taşıyor. Bu geliri, yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki payını artırmak, toplu taşımacılığı iyileştirmek veya akıllı tarım uygulamalarını desteklemek için kullanmak, yoksul grupları iklim değişikliğine karşı daha dirençli hale getirebilir.
Karbon denkleştirme kredileri, emisyonları azaltmada neden yetersiz?
Bilim Temelli Hedefler İnisiyatifi’nin 2023 İzleme Raporu, net sıfır emisyon hedefi belirleyen şirketlerin sayısında önemli artış yaşandığını gösteriyor. Ancak bu hedeflerin başarısı, şirketlerin satın aldığı karbon kredilerinin etkinliği ile doğrudan ilişkili. Ne var ki rapora göre karbon kredileri çoğunlukla etkili olmadığı gibi, gerçek karbonsuzlaşma çalışmalarını da yavaşlatma riski taşıyor. Gönüllü karbon piyasalarının geleceği ve iklim değişikliği ile mücadelede etkili bir çözüm haline gelebilmesi, şeffaflık ve yönetişim alanında kapsamlı iyileştirilmeler gerçekleştirilmesine bağlı.
Türkiye kıyılarındaki tarihi alanlar sular altında kalabilir
Yeni bir çalışmada, iklim değişikliği nedeniyle deniz suyu seviyelerinde beklenen yükselmenin Türkiye ve Yunanistan kıyılarındaki tarihi alanları nasıl etkileyeceğini incelendi. 55 tarihi alanın sular altında kalma riskinin ‘çok yüksek’ veya ‘yüksek’ olduğu tespit edildi. Muğla’nın Datça ilçesindeki Knidos Antik Kenti’nin yanı sıra Kaunos ve Elaia antik kentlerinin, en olumlu senaryoda dahi yüzyıl sonuna kadar sular altında kalabileceği tahmin ediliyor.
İstanbul, kentsel ısı adası etkisi nedeniyle daha sıcak
Yoğun kentleşmenin İstanbul’da ortalama sıcaklıkları nasıl etkilediğini inceleyen yeni bir çalışmaya göre kentsel alanlar, kırsal ve ormanlık alanlara kıyasla daha sıcak. Ayrıca sıcaklıkların 35°C’nin üzerine çıktığı gün sayısı da kentsel alanlarda daha fazla. Her ne kadar Marmara Denizi’nin serinletici etkisi hissedilse de İstanbul, kuzeyden gelen soğuk rüzgarlardan faydalanamıyor. Rüzgarın serinletici etkisinden yararlanabilmek için şehir boyunca yeşil koridorlar inşa edilmeli.
Türkiye, elektrik talebinin en az %40’ını yüzen güneş panelleri ile karşılayabilir
Yeni bir çalışmaya göre, Türkiye’deki yapay su rezervuar yüzeylerinin %10’unun yüzen güneş panelleri ile kaplanması, ülkenin elektrik talebinin yarıya yakınını karşılayabilir. Aynı zamanda buharlaşmayı da önleyen bu paneller, Ankara’nın bin günlük su ihtiyacını karşılamaya yetecek miktarda su tasarrufu sağlayabilir. Yüzen fotovoltaik yatırımları bir yandan Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltırken, bir yandan da ülkenin sera gazı salımlarının %14’üne denk gelecek kadar karbon salımını engelleyebilir.
‘Olimpiyatların sürdürülebilirliği artmıyor, azalıyor’
Son 30 yılda düzenlenen 16 olimpiyat oyununun ne ölçüde sürdürülebilir olduğunu değerlendiren bir çalışmaya göre, ‘yeşil’ söylemlerdeki artışa rağmen olimpiyatlar giderek daha az sürdürülebilir hale geldi. Tarihin ‘en yeşil’ olimpiyatını düzenleme iddiası bulunan Paris de bir istisna değil. Henüz yayınlanmamış hesaplamalara göre Paris Olimpiyatları, en sürdürülebilir oyunlar listesinde üst sıralarda yer alamayacak. Olumsuz gidişatın önemli bir sebebi, olimpiyatların boyutunun giderek büyümesi.